”Demokrasiden ve özgürlüklerden yana tüm güçleri bu anti-demokratik yasa tasarısı karşısında ortak tutum almaya, tüm STK’ları bu tasarıya karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz.”
TBMM’ne bugün sunulan “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Teklifi” ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarında yer alan kişi ve kuruluşların faaliyetlerinin nasıl engelleneceği, malvarlıklarının nasıl dondurulacağı düzenleniyor.
Tasarı bu başlıkla sunulurken, torba yasalardan görmeye alıştığımız durumla yeniden karşılaşıyoruz. Saray bu kez de STK’ların faaliyetlerini geçici durdurma, mallarına al koyma ve yönetimlerini kayyıma devretmeye varan sonuçlar doğurabilecek bir yeni düzenlemeyi de bu tasarının ikinci bölüme eklemiş durumda.
Derneklerin etkisiz hale getirilmesi anlamına gelen bu girişime tepki gösteren Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği, yaptığı açıklamada; “Her gün, sahte deliller ve gizli tanıklarla açılan onlarca soruşturma ile yasal faaliyetlerin terör kapsamında değerlendirildiği; tasarı ile anti demokratik yetkilerle donatılmak istenen bakanlığın başındaki şahsın, görev sınırlarını da aşarak, bütün muhalifleri düşman ilan eden, hakaret ve tehditlerle dolu söylemlerinin devam ettiği bir iklimde bu yasa tasarısının tek bir anlamı vardır. Açıkça söylenmek istenen şudur; Dernekleri de Susturacağız” dedi.
Halk çoğunluğunun, tek adam yönetimine yeter dediği bir ortamda sarayın “Dernekleri de ben yöneteceğim” dediğini söyleyen ADAM-DER’in, tüm STK’ları bu tasarıya karşı ortak mücadeleye çağırdığı açıklamasının tam metni şöyle;
Basına ve Kamuoyuna
Meclis gündemine getirilen, “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Teklifi” içinde yer alan bazı hükümlerle, derneklere yönelik bir müdahale hazırlığı içinde olunduğunu görüyoruz.
Toplumda daha fazla özgürlük ve demokrasi, daha adil bir yargı ve evrensel hukuka uygun bir adalet sistemi talepleri artarken, Cumhurbaşkanlığı hükümeti, şimdi de STK’ları işlemez hale getirecek, mal varlıklarına el koyabilecek, yönetimlerine kayyım atayabilecek bir düzenleme yapmak üzere.
Yasa tasarısı, İçişleri Bakanı ve valiliklerin, STK’lerin yönetiminde bulunan ve hakkında terör soruşturması açılan isimleri görevden alma, derneğin faaliyetini geçici olarak durdurma ve gerekli görürse yönetimlerine kayyım atama yetkisi veriyor.
Her gün, sahte deliller ve gizli tanıklarla açılan onlarca soruşturma ile yasal faaliyetlerin terör kapsamında değerlendirildiği; tasarı ile anti demokratik yetkilerle donatılmak istenen bakanlığın başındaki şahsın, görev sınırlarını da aşarak, bütün muhalifleri düşman ilan eden, hakaret ve tehditlerle dolu söylemlerinin devam ettiği bir iklimde bu yasa tasarısının tek bir anlamı vardır.
Açıkça söylenmek istenen şudur; “Dernekleri de Susturacağız”
Daha iki hafta önce demokrasi ve adalet reformundan söz edenlerin, reform sözünden ne anladıklarına bir kez daha tanık oluyoruz.
Halk çoğunluğunun, tek adam yönetimine yeter dediği bir ortamda tek adam, “Dernekleri de ben yöneteceğim” diyor.
Diktatörlüğe, darbelere ve militarizme karşı demokrasiyi savunmayı kendine amaç edinmiş olan Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği olarak, halkın sesini kesmeye yönelik bu girişimi protesto ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümeti, evrensel hukuka ve anayasaya aykırı bu tür girişimlere artık son vermelidir.
Demokrasiden ve özgürlüklerden yana tüm güçleri bu anti-demokratik yasa tasarısı karşısında ortak tutum almaya, tüm STK’ları bu tasarıya karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz.
Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği